SİZCE  TELEVİZYONCULUĞUN AHLAKİ SINIRLARI NE OLMALI?

Her mesleğin sınırlarını belirleyen bir ahlak ve vicdan terazisi olmalı. Televizyon gibi kamuoyunu yönlendirme kabiliyetine sahip, 4. kuvvet olan yayıncılık ve yapımcılığın terazisi  de en az  kuyumcu  kadar hassas  teraziden olmalı.

Topluma verilen zarar konusunda; kan donduran şiddet görüntülerinin bile, yanında esamesinin  okunamayacağı  Esra Erol’un sunduğu o programa katılan kişiler, gerçek mi?  Yoksa bir cast ajansı’ndan gönderilmiş oyuncular mı?
 
Her iki ihtimalde de tam bir facia…

İki ihtimal de topluma zarar…

Eğer gerçekse; bu insanlar toplumun neresinde ve nasıl yaşıyorlar?

Ahlaklı bir mahalle ve ailede toplum bu evli çiftleri dışlar. Ahlakı oturmuş bir ailedeki birey tek başına böyle büyük ahlaksız çıkışlar yapamaz.

Buna benzer programlarda ve dizilerde duymaya çok alıştığımız için olsa gerek; evlilik içi karı-koca aldatılması basit bir konu gibi algılandığından artık kulak tırmalamıyor; bu bile toplum adına majör bir faciadır.

Bir insanın, komşusundan, evlilik birliği içerisinde iken hamile kalması kabul edilebilir bir durum değildir.

Dilerseniz olayın aile ve yuva gibi duygusal bağlamından çıkarak durumu somutlaştıralım.  

Herhangi biriyle ticari bir sözleşme bile yapmış olsanız, yükümlülük ihlalinin cezai yaptırımı vardır.

Evlilikte de bağlayıcılığı olan bir imza atıyorsunuz.

Ve imzaladığınız akitte sizin sadık kalacağınız kişi, süresiz belirtilmiş durumda…

Aktin feshini yapmadan siz başka birinden hamile kalıyorsunuz, üstelik kocanızla da birlikteliğe devam ediyorsunuz.

Kimin daha suçlu olduğunu  tartışmaya gerek var mı?

Bunu bize sunan ve normalmiş gibi işlemeye çalışan program yapımcısı mı?

Ekmek parası adı altına sığınıp bunu ballandırıp sizlere sunan mı?

Kocasını aldatan kadın mı?

Bunu görerek programa katılan kadının kocası mı?

Kendinden 30 yaş küçük evli bir kadını hamile bırakan adam(!) mı?

Halka ulaşıncaya kadar; yapan ve yayan olarak, kaç elden geçen bu programda tek bir kişi de dönüp bu durumun normal olmadığının farkına varamıyor mu?

Elbette insanların böyle programlar yapıyor olması sizin onları izlemenizi gerektirmez; 

İzlemeyin!

Çocukluğumun sonlarına doğru hatırladığım “iski gate” skandalı diye bir olay vardı;  Yer yerinden oynamıştı, günlerce televizyonda yayın yapıldığını hatırlıyorum.

Zimmete para geçirmekle birlikte sunulan, evli bir bürokratın sekreteriyle  olan ilişkisi… Eşinden boşanıp sekreteriyle evlenecekmiş, üzerinde önemle durulan bütün olay buydu. 

25-30 yıl önce haber değeri olan bu konu; sekreterle ilişki yaşamak artık normalleşti, çoğumuzun anlamını bilmediği “metres” herkesin dilinde pelesenk oldu. 

Elbette, toplumsal yozlaşmayı sadece bu programa yüklemek büyük haksızlık olur; 
ama o programda, kadının çocuğun eşinden olmadığını öğrendiği andaki sevinci ve yüz ifadesi; sanıyorum ki  tüm ahlaksızlıkların cilası…

TELEVİZYONUNUZU AÇIK BIRAKMAYIN, BÖYLE PROGRAMLARA…

Neslihan YAHŞİ /Algı Yönetimi ve İletişim Uzmanı                                                                   

neslihan@neslihanyahsi.com 
https://www.youtube.com/neslihanyahsi